Ayşe Sayın, Ankara
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ev sahipliğinde Pazar günü meydana gelen Altılı Masa toplantısında, siyasal parti temsilcilerinin krize yol açacak açıklamalar yapması halinde, liderlerin telefon diplomasisi yürüterek, soruna hızla müdahale etmesi sonucu alındı.
İYİ Parti ve CHP içinde cumhurbaşkanı adaylığı mevzusundaki görüş ayrılığı ve son olarak İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, “Altılı Masa noter değildir” açıklamaları sebebiyle, “masada çatlak mı var” tartışmalarına neden olan bir süreçte meydana gelen Altılı Masa toplantısında iki mevzu başlığında somut adım atıldı.
Bu çerçevede, “Geçiş sürecinin yol haritası” üstündeki çalışmaların hızlandırılarak netleştirilmesi ve “ön koalisyon protokolü” olarak da vasıflandırılan, 9 temel mevzuda ortak politikaların belirlenmesi için de komisyon kurulması sonucu çıktı.
Ortak Temel Politikalar Komisyonu için; CHP, Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Faik Öztrak’ı; DEVA Partisi, Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Çanakçı’yı; Gelecek Partisi, Siyaset İzleme Kurulu Başkanı Feridun Alim’i görevlendirdi.
Mutluluk, Demokrat Parti ve İYİ Parti’nin de komisyon üyelerini bu hafta içinde netleştirmesi planlanıyor.
Bir anlamda cumhurbaşkanı adayının ve Altılı Masa’nın “seçim bildirisini” hazırlayacak olan komisyon, her partinin kendi içinde yapmış olduğu emekleri ortaklaştıracak ve oldukça süratli bir süreç yürütülmesi için haftada birkaç kez toplanabilecek.
“İncitici dil” önlemi
CHP İle İYİ Parti içinde “cumhurbaşkanı talibi” tartışmasına ilişkin yaşanmış olan gerginliğin masaya iyi mi yansıyacağı da merak mevzusuydu.
Toplantıdan derhal ilkin İYİ Parti Genel Başkanı Akşener Cumhuriyet Gazetesi’ne verdiği röportajda, duyarlı bir dönemden geçildiğine dikkat çekerek, “her insanın sözlerine dikkat etmesi icap ettiğini” belirtip, partide sorumluluğu olmayan bazı adların “incitici dilleri” bulunduğunu söylemişti.
Edinilen bilgiye gore Akşener, “incitici dil” rahatsızlığını Altılı Masa’ya da taşırken, masada yer edinen öteki genel başkanlar da duyarlı bir süreçten geçildiğine ve o nedenle siyasal parti temsilcilerinin dikkatli bir dil kullanmalarının önemine vurgu yapmış oldu.
Bu çerçevede, siyasal parti temsilcilerinin, masayı zor duruma düşürecek açıklamalardan ve medya üstünden polemiklerden kaçınması, bir kriz halinde de liderlerin hızla devreye girmesi kararlaştırıldı.
Krize yol açabilecek fiil ve söylemler ortaya çıkması halinde liderlerin, karşı karşıya görüşmeyi beklemeden, “telefon diplomasisinin” yürüterek, soruna müdahale etmesi mevzusunda görüş birliğine vardığı öğrenildi.
Kasım’dan sonrasında hızlanacak
Görüşmede seçim sürecinin de yaklaşması dikkate alınarak, başta geçiş süreci ve temel politikalar komisyonu olmak suretiyle çalışmaların mümkün olan en kısa sürede tamamlanması, liderlerin gelişmelere gore daha sık bir araya gelmesi mevzusunda da ilke sonucu alındı.
Sadece 30 Ekim’de Mutluluk Partisi’nin Olağan Büyük Kongresi olması sebebiyle bu ay ikinci bir toplantı sonucu alınmadı.
Liderlerin programına gore Kasım ayından itibaren, gereksinim duyulması halinde liderler 15-20 günde bir, bir araya gelecek.
Yoruma kapalı.