Silifke 2. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı ve Mersin Barosu Çocuk Hakları Merkezi avukatları, bilirkişiler, Müslüme’nin tutuklu büyükbabası H. Yağal ile tutuksuz sanıklar büyükannesi A. Yağal ve anası S. Yağal, geçen yıl 19 Kasım’da ufak çocuğun cansız bedeninin bulunmuş olduğu Yanışlı Mahallesi kırsalındaki keşfe katıldı. Tutuksuz sanıklardan suça sürüklenen ağabey O. Yağal’ın yer almadığı keşifte, Müslüme Yağal’ın bazı aile yakınları da hazır bulunmuş oldu.Müslüme’nin kaybolmadan ilkin görüldüğü bölgede başlamış olan keşifte, mevkinin ufak kızın cesedinin bulunmuş olduğu alana uzaklığı hesaplandı. Jandarma ve AFAD ekiplerinin de destek verdiği keşifte, ormanlık alanda detaylı araştırma yapılmış oldu. Çalışmalarda, çadır ve ağılın konuşlandığı bölge, hayvanların otlatıldığı noktalar ve vaka günü aile üyelerinin bulunmuş olduğu alanlar kayıt altına alındı. Hemen sonra ufak kızın cansız bedeninin bulunmuş olduğu arazi incelendi.Bulgu ekibinin sıkıntılı arazi yapısı sebebiyle yaya olarak ulaşmakta güçlük geçmiş olduğu mevkideki araştırmalarda, Müslüme’nin cansız bedeninin ulaşıldığı noktaya kendi imkanlarıyla çıkmasının mümkün olmadığı görüşü, Mersin Barosu avukatlarınca dile getirildi. Baro avukatları, söz mevzusu görüşün bilirkişi raporuna da eklenmesini istedi.Minik kızın ölümüne ilişkin davanın ikinci duruşması 27 Ekim’de görülecek.Ne olmuştu?Mersin’in Gülnar ilçesi Yanışlı Mahallesi kırsalında 10 Kasım 2021’de çadır kurmuş oldukları sırada 3 yaşındaki kızları Müslüme’nin kaybolduğunu belirten Yağal ailesi durumu ilgililere bildirmişti.AFAD, AKUT, itfaiye ve jandarma ekiplerince kırsal alanda geniş çaplı emek verme başlatılmış, yitik kız çocuğunun cansız bedeni 19 Kasım 2021’de ilçedeki kırsal alanda bulunmuş ve ertesi gün Karaman’da toprağa verilmişti.Jandarma ekiplerince gözaltına alınan 8 aile tanıdığından büyükbaba H. Yağal tutuklanmış, 3’ü tutuksuz yargılanmak suretiyle ötekiler özgür bırakılmıştı.Müslüme Yağal’ın vefatıyla ilgili iddianamede, tutuklu sanık H. Yağal hakkında “kendisini savunamayacak yakın akrabayı bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak yada işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme”, “çocuğa ya da gövde yada ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme”, “üstsoy yada altsoydan birine ya da eş yada kardeşe karşı kasten öldürme”, “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” ve “cinsel amaçla cebir, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından hapis cezası istenmişti.İddianamede, tutuksuz sanıklar büyükanne A. Yağal, anne S. Yağal ve suça sürüklenen ağabey O. Yağal için de “suçluyu kayırma” suçundan ceza talep edilmişti.H. Yağal hakkında, gelini S. Yağal’a karşı “nitelikli cinsel hücum”da bulunmuş olduğu, bu hücum sonucunda gelininden doğduğu belirlenen A. Yağal’a karşı da “çocuğun cinsel istismarı” suçunu işlediği iddiasıyla hazırlanan ek iddianame dava dosyasıyla birleştirilmişti.Müslüme Yağal’ın ölümüne ilişkin Adli Tıp Kurumu ve vaka raporlarında, ufak kızın kati ölüm sebebinin hemen hemen belirlenemediği bilgisine de iddianamede yer verilmişti.
Yoruma kapalı.