Amasya’da bir lokantada garson olarak çalışan M.D., işten ayrıldıktan sonrasında resmi tatillerde çalıştığını iddia ederek, fazla mesai alacaklarının tahsili için dava açtı. İşletme sahibi S.H. ise iddiaları reddetti. Mahkeme, lokantada çalışan tanıkları dinleyerek fazla mesai yapıldığına karar verdi. Karara itiraz yapılmamasıyla yargı kesinleşmiş oldu. Sadece Hakkaniyet Bakanlığı kanun yararına bozma talebiyle Yargıtay 9. Hukuk Dairesine gönderdi.
“FAZLA MESAİ YALNIZCA TANIK BEYANLARI ESAS ALINARAK HESAPLANAMAZ”
Daire heyeti, fazla mesai taleplerinde imzalı bordroların dikkate alınması gerektiğine vurgu yapmış oldu. Kararda, ilk aşama mahkemesinin, fazla emek verme tutarına ilişkin olarak kurmuş olduğu hükme esas bilirkişi ek raporunda işçinin fazla emek verme tutarının hatalı bir halde, yalnızca şahit beyanları esas alınarak hesaplandığına, imzalı ücret bordrolarına saygınlık edilmediğine dikkat çekildi.
“FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETİNİN HESAPLANMASINDA ÜCRET BORDROLARI ESAS ALINIR”
Fazla emek verme tutarının hesaplanmasında işçinin imzalamış olduğu ücret bordrolarının da esas alınması gerektiğine vurgu meydana getirilen kararda, şu ifadeler kullanıldı: “Nitekim, imzalı bordroda yazılı olan fazla emek verme süresinden daha uzun sürelerle fazla emek verme yapıldığı iddiası işçi tarafınca sadece yazılı delille kanıtlama edilebilecektir. Mahkemece bilirkişi ek raporundaki hesaplamalara saygınlık edilerek fazla emek verme tutarı yargı altına alınmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, şahit anlatımlarına gore davacının son brüt tutarının 2 milyon 475 bin 84 lira olduğu ve haftada 28 saat fazla emek verme yapmış olduğu belirlenmiş, bu verilere gore hesaplama yapılmış ise de imzalı ücret bordrolarının dikkate alınmaması hatalı olmuştur. İşçinin gerçek tutarının bordroda belirtilen miktardan daha yüksek olması mümkündür. Sadece o halde dahi, imzalı bordrodaki fazla emek verme süresini aşacak şekilde fazla emek verme yapıldığı iddiası sadece yazılı bir kanıt ile ispatlanabilir. Bu şekilde bir yazılı delilin bulunmaması halinde, bordrodaki fazla emek verme süresi ile bağlı kalınarak gerçek ücret üstünden fazla emek verme alacağı hesaplanmalı, bordrodaki ödeme miktarı mahsup edilerek sonuca gidilmelidir. Mahkemece bu ilke ve esaslar gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup, kanun yararına temyiz isteğinin bu gerekçe ile kabulü gerekmiştir.”
Yoruma kapalı.