Hataylı müzisyen Selin Sümbültepe'nin 'Meryem Meryemti' eserinin özgün ve aslına sadık yorumu – Son Dakika Kültür-Sanat Haberleri

Bir aşk hikayesi, “Meryem Meryem'di”. Birbirine aşık Cemil ve Meryem'in hikayesi. Meryem'i Cemil'inden ayıran bir Osmanlı askerinin hikayesi. Müzisyen Selin Sümbültepe, memleketi Hatay ve çevresinde bilinen ve duyulan “Meryem Meryemti” ağıtını kendine özgü dokunuşları ve yumuşacık sesiyle hayata geçiriyor. “Meryem Meryemti”, Sümbültepe'nin prodüktörlüğünü Zeid Hamdan'ın yaptığı “Hemhal” albümünün ağustos ayı sonunda tamamlanacak üçüncü şarkısı. Şarkının klibinde de Sümbültepe, Hatay'ın kültürel mirasını ön planda tuttu ve klibi Titus Tüneli, Batıayaz Kilisesi, Musa Ağacı ve Hızır Türbesi'nde çekildi.

6 Şubat depreminde ailesini kaybeden ve adını Akantus'u simgeleyen akantus bitkisinden alan “Akantus-Hatay'a Ağıt” adlı eserini ithaf ederek yeniden bir Hatay melodisiyle dinleyicileriyle buluşan Sümbültepe ile “Meryem Meryemti”yi konuştuk. kayıplara doğru doğum, ölüm ve yaşam döngüsü.

'ANLAMINI 20 YAŞINDA ÖĞRENDİM'

Hatay ve çevre illerde sıklıkla duyulan bir eser de “Meryem Meryemti” idi. Sizin için daha özel bir anlamı var mı?

Benim için Hatay'daki birçok insan gibi benim de çocukluğumdan beri bildiğim ve herkes gibi düğünlerde çaldığım bir şarkıydı. Tarihini ve anlamını yirmili yaşlarımda öğrendim. Düğünlerde ağıt olsa da pek çok popüler şarkının çalındığını da o yıllarda öğrendim. Mesela misketler (oyun havası)…

Aslında ağıt niteliğinde bir çalışma ama aynı zamanda pek çok hareketli tarzda kayıt da içeriyor. Özüne sadık kalan bir yorumdur sizinki. Tepkiler nasıl?

Uzun zamandır bu şarkıyı coverlamayı düşünüyordum. Onun ağıt karakterini yansıtmasını ve müzik dünyama uyarlamasını istedim. Tepkiler oldukça ilham verici. Özellikle hemşerilerimin bunu benimsemesi beni çok mutlu ediyor.

KÜLTÜREL MİRAS

Videonun çekildiği yerler de özeldir. Bu mekanları tercih etmenizin sebebi nedir?

Her zaman ilk çıkardığım şarkım “Ma ureedu”yu Antakya'nın eski sokaklarında çekmenin hayalini kurdum. Hayat buna izin vermedi. “Meryem Meryemti” Osmanlı tarihine dayanan bir şarkıdır. Hatay topraklarından geçmiş yüzlerce medeniyeti en iyi şekilde temsil edebileceğim yerlerin bize kalan tarihi miraslar olduğunu düşündüm. Titus Tüneli, Batıayaz Kilisesi, Musa Ağacı ve tabii ki Hızır'ın Mezarı. Klibin her anısını köklerimizde hissettik.

6 Şubat’ta çok acı bir olay yaşadık. Maalesef ailenizi de kaybettiniz. Siz de “Hatay İçin Ağıt” yazdınız. Bir yıldan fazla zaman geçti. Bu acıyı en derinden yaşayan bir sanatçı olarak bölgede yaşananları nasıl görüyorsunuz?

Maalesef insanların yalnız bırakıldığını ve sürekli yeni bir şeylerle uğraşmaya çalıştıklarını görüyorum. İnsanlar kış ve yaz aylarında farklı acı çekerler. Barınma gibi en temel ihtiyaçlar, rezerv ilan edilen yerler nedeniyle mağduriyetleri 5 kat arttı.

'HAYAT SEVGİSİNİ GÖRMEK DEĞERLİDİR'

Acının paylaşılmasında ve iyileşme sürecinde en önemli olgu sanattır. Etkinlikler, projeler vb. Kavramlara bakıldığında sanat dünyasının bölgeyi yeterince koruduğunu düşünüyor musunuz?

Gerek benim dahil olduğum kuruluşlar, gerekse daha birçok kuruluş Hatay'a olan desteğini hiçbir zaman geri çekmedi. Umarım daha da artar. Çünkü yüzlerde biraz gülümsemeyi, yaşama sevincini görmek çok kıymetli.

Albümünüzdeki üçüncü şarkı ise “Meryem Meryemti”. İşin nasıl gidiyor?

İki single daha çıkacak ve “Hemhal” adlı EP'm ağustos sonuna kadar tamamlanacak. Bu EP'nin şu ana kadar yaptığım prodüksiyonlar arasında en “yüz yüze” bulduğum çalışma olduğunu söyleyebilirim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir